Göç fiili bir durumu ifade eden bir insan hareketliliğidir. Kimi durumlarda çeşitli sebeplerle ülke içinde yer değiştirme hareketleri olmakla birlikte; kimi durumlarda da bir ülkeden başka bir ülkeye insan hareketliliği yaşanabilmektedir. Göç istenen bir durum olmakla birlikte bazen de devletler çeşitli sebeplerle ülkelerinde yabancı kişileri istememekte, bunun bir sonucu olarak da egemenlik hakları argümanını devreye sokabilmektedirler. Egemenlik haklarının sınırlar üzerindeki görünümünün bir sonucu olarak devletler ülkelerine girecek veya ayrılacak yabancıları isteme veya istememe yetkisine başvururlar. Göç hareketleri sonucunda kişiler sırtlarında sadece eşyalarını taşımamakta aynı zamanda geldikleri ülkelerin farklı etnik, dini, sosyal, kültürel değerlerini de getirmektedirler. Farklı ülkelerden getirilen bu değerler toplumun yapısında bozulmalara yol açabildiğinden göç kimi zaman istenmeyen bir olgu haline dönüşebilmektedir. Türkiye göç hareketlerinin her daim yoğun yaşandığı bir ülke olmuştur. Türkiye açısından göç tarihi farklı ülkelerin göç politikalarına da katkı sağlamıştır.
Migration is a form of human mobility. This human mobility reflects a factual condition. When we talk about migration, we cannot reduce it to a mere physical movement. Migration is generally categorized into internal and international forms. In some cases, individuals relocate within their own country due to various reasons, while in others, cross-border movements occur from one country to another. Although migration may be welcomed under certain circumstances, there are instances in which states, for various reasons, do not wish to host foreign individuals within their borders. As a result of such reluctance, they may invoke the argument of sovereign rights. In line with the manifestation of sovereignty over borders, states exercise the right to accept or reject the entry or exit of foreign nationals. Migrants do not merely carry their belongings; they also bring with them the ethnic, religious, social, and cultural values of their countries of origin. These imported values may, at times, disrupt the structural fabric of the host society, rendering migration an undesirable phenomenon. Turkey has consistently been a country experiencing intense migration flows. From Turkey’s perspective, its migration history has contributed to the development of migration policies in various other countries.